Eser Sıra Numarası: 040213eser03
AZI KARAR ÇOĞU ZARAR
Teknoloji
kısaca hayatımızı kolaylaştırma eğilimimizin meyvesidir. Maddi ve manevi yönden
kazanç sağlamak da bir başka bakış açısı. Kafanızda soru işaretleri oluştuğunu
görür gibiyim. Daha açık ve net anlatmaya çalışayım. İlk insanlar bize göre çok
daha ilkel şartlarda yaşıyorlardı. Bunda hem fikiriz sanırım. Henüz hiçbir
buluş yapılmadığı zamanlarda toplayıcılıkla hayatlarını sürdürüyorlardı. Zamanla
etraflarında olup bitenleri gözlemlemeye başladılar. Çok geçmeden de zekâlarını
kullanıp daha rahat yaşamanın yollarını aramaya başladılar. Şimdi ise
gördüğünüz gibi birçok konuda bayağı bir yol kat ettik. Anlatmak istediğim şu:
Teknoloji, insanların refah ve mutluluk düzeylerini arttırmayı amaçlamaları
bunun sonucunda da somut örnekler ortaya koymalarıdır. Kısacası bir üst
seviyeye geçme çabalarımız ve elde ettiğimiz sonuçlar teknolojinin temelini
oluşturur. Sanırım soru işaretlerini büyük oranda ortadan kaldırdık. Teknoloji
bu güne kadar büyük ve takdire şayan bir gelişme gösterdi. Peki ya bundan
sonra? Gelişmeye devam eder herhalde. Bir soru daha. Teknolojinin gelişmesi
nereye kadar sürecek? Tahmininiz yok mu? Biraz karmaşık olduğunu kabul etmiyor
değilim. Bu konu da uzman da değilim. Bu nedenle dilim döndüğünce anlatmaya
çalışacağım.
Şimdi sizden hayal etmenizi istiyorum. Evet, doğru duydunuz.
Ben size gerekli yönlendirmeleri yapacağım. Gözlerimizi kapatalım önce. Uçan
arabaların olduğu, gökyüzündeki evlerde yaşadığınızı düşünün. Çalışmanıza gerek
yok. Bütün işleri sizin yerinize robotlar yapıyor.“Vay be teknoloji ne kadar
çok gelişmiş.” Kulağa çok hoş geliyor değil mi? Bunlar sadece senin hayal
ettiklerin. Daha doğrusu benim hayallerim. Yüzlerce bilim insanı bir araya
gelirse çok daha fazlasını yapacaklardır. Kaldığımız yerden devam edelim. Robotlar
o kadar çok etrafınızı sarmış ki aklınıza gelebilecek her şeyi onlar yapıyor. Tarım,
hayvancılık, fırıncılık, şoförlük, mühendislik, mimarlık hatta doktorluk ve
daha bunun gibi birçok şey. Ne kadar rahat bir hayat değil mi? Sabahları kalkınca
kahvaltınız hazır. Dişlerini fırçalamana gerek yok. Çünkü istediğin zaman iki
dakikada iki tuşa basarak bembeyaz yapabilirsin. Kıyafetlerin birkaç parmak
hareketiyle birlikte beden ölçülerine göre hazırlanıyor. Işık hızına ulaştığın
için istediğin her yere kolaylıkla gidebiliyorsun. Aklınıza gelebilecek her
şeyi gerçekleştirebiliyorsun. “Cennet gibi.” Ben olsam o kadar emin olmazdım.
Teknolojinin her zaman olduğu gibi olumlu ve olumsuz yönleri
gelecekte de olacaktır. Ben size hep iyi yönlerini anlattım. Şimdi buzdağının
diğer tarafını görme vaktiniz geldi. Bütün gün yapacak hiçbir işiniz yok. Sabahtan
akşama kadar boşsunuz. “Ne var ki bunda? Akşama kadar kafamıza göre gezip
tozarız.” Peki bu kaç gün sürecek? Yani demek istediğim ışık hızında bir insan
olarak çok kısa sürede istediğiniz her yere gidebilirsiniz. Öte yandan senin
yerine bütün işlerini yapan bir sürü robotunuz var. Bir ömrü böyle geçirmeyi
düşünmüyorsun değil mi? Sanırım söyleyecek bir şeyiniz yok. Ben devam ediyorum
öyleyse.
Kısıtlamaların olmadığı bir dünyada özgür olmanın da bir
anlamı olmayacaktır. Okul yok, öğrenme güçlüğü yok. İstediğin her şey beynine
yerleştirilen çipe bilgisayardan saniyeler içinde aktarılacak. Atalarımız “Ne
ekersen onu biçersin” demişler. Eğer teknoloji bu hızla devam ederse ne ekecek
bir şey ne de biçecek bir şey bulacaksınız. Emek harcamak… Alın terletmek… Hiçbiri
olmayacak. Tabii beraberinde bir konu üzerinde uzun süre uğraşıp sonuca
ulaştığında hissettiğin o muhteşem duygu da olmayacak. Mutluluğun eksikliğiyle
birlikte gelen büyük bir boşluk. Öyle ki teknoloji bile bu boşluğu
dolduramıyor. Bu sadece küçük bir örnek. Aynı şekilde yüzlerce örnek
verebilirim; ancak sizleri günlük hayatınızdan alıkoymak istemiyorum. Gözlerinizi
açabilirsiniz. Galiba buzdağının diğer yüzü sizi o kadar da mutlu etmedi.
Evet,
kafanızı karıştırdığımın farkındayım. Aslında hiçbir soru işareti kalmayacak
derken sizlere beyaz bir yalan söyledim. İşin özü şu ki biraz öncede
bahsettiğim gibi teknoloji büyük bir hızla gelişmekte. Ancak bunun hem iyi hem
de kötü tarafları olacaktır. Siz ne dersiniz bilmiyorum ama bence teknolojiyi
yönlendirmek bizim elimizde. Bir şey yaparken bunun sonuçlarını en ince
ayrıntısına kadar düşünmeliyiz. Bakın Einstein’a… Atomu parçalamanın yolunu
buldu. Fakat sonra ne kadar kötü bir şey yaptığının farkına varınca pişman
oldu. Teknoloji üzerinde en az iki kere düşünülecek bir konu. Her şeyde olduğu
gibi azı karar çoğu zarar…